Kılıçdaroğlu'na... Kılıçdaroğlu tweet attığı veya demeç verdiğinde moralim bozuluyor, bütün umudumu kaybediyorum. Oysa her şey ne kadar güzel gidiyorken birden umutsuzluğa kapılıp çöküyorum. Ta ki bu demeç ya da tweet'ini bir an unutana kadar. Kaybetmişsin, ortamı bozma. Şu an ne dediğinin bir önemi yok, ne söylesen, yazsan, ne kadar güzel, sert ya da muhalif üslupla yazsan da toplumda etki uyandırmıyor, gündem olmuyor, karşılık bulamıyorsun. Şimdi de geçtiğimiz dönem de bu böyleydi. Kaybettin. Öyle ya da böyle. Haklı veya haksız ki sana devlet de haksızlık yapmış olabilir, tuzak da kurmuş olabilir, iktidarı vermemiş de olabilir. Ben öyle olduğunu düşünüyorum. Fakat, bir gerçek var, toplumda karşılığın yok, ideolojinden bağımsız olarak etki uyandırmıyorsun, liderlik özelliğin yok. Özgür Özel'in lafı üzerine daha süslüsünü, daha sertini iktidara söylüyormuş gibi attığın tweetler ve beyanatların hiçbir ilgi görmüyor. Moral kaybından başka bir işe yaramıyor. Size tavsiyem, şu
Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adaylığına çok yakın... Veriler onu gösteriyor... Şöyle ki... Anket verilerini inceledim. Genel kamuoyu algısını da takip ediyorum. Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı adayı olacak... Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ta o göreve layık ve anketlerde çok çok iyi veriler alıyorlar. Başkanları tebrik ediyorum. Lâkin, bundan 1-2 yıl öncesine kadar sadece onlar kazanabiliyorlardı, şimdi ise muhalefet toplamda iktidar ittifakına adeta fark atarken Büyükşehirler'i riske atmayacaktır. Fark muhalefetten yana iken Büyükşehir Beldiye Başkanlarını aday göstermek yerine Kılıçdaroğlu, Meral Akşener gibi isimlerin aday gösterilmesi muhalefet adına daha mantıklı... Akşener çok iyi bir kadın, çok başarılı bir siyasetçi, cesur yürek, lakin Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda Kılıçdaroğlu'na onay vereceğini düşünüyorum. Akşener'in tek sıkıntısı Kürt oylarıyla, solun solu... Partilerini TBMM'ye (seçime) girmelerine yardımcı olan Kılıçdaroğlu'na jest