Kılıçdaroğlu'na... Kılıçdaroğlu tweet attığı veya demeç verdiğinde moralim bozuluyor, bütün umudumu kaybediyorum. Oysa her şey ne kadar güzel gidiyorken birden umutsuzluğa kapılıp çöküyorum. Ta ki bu demeç ya da tweet'ini bir an unutana kadar. Kaybetmişsin, ortamı bozma. Şu an ne dediğinin bir önemi yok, ne söylesen, yazsan, ne kadar güzel, sert ya da muhalif üslupla yazsan da toplumda etki uyandırmıyor, gündem olmuyor, karşılık bulamıyorsun. Şimdi de geçtiğimiz dönem de bu böyleydi. Kaybettin. Öyle ya da böyle. Haklı veya haksız ki sana devlet de haksızlık yapmış olabilir, tuzak da kurmuş olabilir, iktidarı vermemiş de olabilir. Ben öyle olduğunu düşünüyorum. Fakat, bir gerçek var, toplumda karşılığın yok, ideolojinden bağımsız olarak etki uyandırmıyorsun, liderlik özelliğin yok. Özgür Özel'in lafı üzerine daha süslüsünü, daha sertini iktidara söylüyormuş gibi attığın tweetler ve beyanatların hiçbir ilgi görmüyor. Moral kaybından başka bir işe yaramıyor. Size tavsiyem, şu
Başı açıklara özgürlük yok mu? LGBT korkusu neden?
Gazeteci Alican Uludağ paylaştı. AKP başörtüsü düzenlemesini Meclis'e getirdi ama... Teklif, sadece örtünme özgürlüğünü kapsıyor; başı açık olanlar için de bir güvence içermiyor. Yani, yine, dini özgürlüğe vurgu yaparken eşitlik vurgusu yok, kılık kıyafet özgürlüğü anlamında bir vurgu yok!.. Böyle bir şey olabilir mi? Sadece, belirli bir kesim için Anayasal düzenleme olabilir mi? Genel anlamda özgürlüklere atıf yapılmalıydı! Yok! Yok! Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırıdır, başının açıklığı ve kıyafeti nedeniyle kimsenin baskıya uğramayacağını garanti edebilir misiniz? Bu, Ak Parti kafası! Tek yönlü çalışıyor, tek birey, tek ideoloji, tek özgürlük. Bize var, size yok! Bu işi de sulandırdılar, niyetleri özgürlük olsa Kılıçdaroğlu'nun, 'geniş çerçeveli özgürlük tanımını' yok saymazlardı!
Bu arada... Evlilik birliği kadın-erkek arasında olabilirmiş gibi bir madde de geliyormuş! Türkiye'de LGBT evliliği yasal mı? Böyle bir düzenleme yok! Bu korku neden? LGBT üzerinden gündem yaratarak oy konsolidasyonu... Yani, sizin anlayacağınız, yine kısıt peşindeler. Kısıt dedim, kısıtlama. Daha az özgürlük... Her açıdan marjinal kafa'ya devam! Farkında değiller ki tabanları onlardan çok daha ileride... Gerçeklikten öyle koptular ki...
tarafsız haber barış biner blog
Yorumlar