Kılıçdaroğlu'na... Kılıçdaroğlu tweet attığı veya demeç verdiğinde moralim bozuluyor, bütün umudumu kaybediyorum. Oysa her şey ne kadar güzel gidiyorken birden umutsuzluğa kapılıp çöküyorum. Ta ki bu demeç ya da tweet'ini bir an unutana kadar. Kaybetmişsin, ortamı bozma. Şu an ne dediğinin bir önemi yok, ne söylesen, yazsan, ne kadar güzel, sert ya da muhalif üslupla yazsan da toplumda etki uyandırmıyor, gündem olmuyor, karşılık bulamıyorsun. Şimdi de geçtiğimiz dönem de bu böyleydi. Kaybettin. Öyle ya da böyle. Haklı veya haksız ki sana devlet de haksızlık yapmış olabilir, tuzak da kurmuş olabilir, iktidarı vermemiş de olabilir. Ben öyle olduğunu düşünüyorum. Fakat, bir gerçek var, toplumda karşılığın yok, ideolojinden bağımsız olarak etki uyandırmıyorsun, liderlik özelliğin yok. Özgür Özel'in lafı üzerine daha süslüsünü, daha sertini iktidara söylüyormuş gibi attığın tweetler ve beyanatların hiçbir ilgi görmüyor. Moral kaybından başka bir işe yaramıyor. Size tavsiyem, şu
15 Mayıs, Türk Devleti ve Kılıçdaroğlu Müjdesi Kemal Kılıçdaroğlu'nun devletle ortak hareket ettiği kanısındayım. Gülenistler uzun süre Kılıçdaroğlu kazanamaz söylemini medyasından pompalamıştı. Evet, adalet gelecek. Türk devleti diriliyor, adaleti eşit bir terazide tartacaktır,Erdoğan yönetiminin geçmişteki hataları YAPILMAZ! Erdoğan yönetiminin geçmişteki devlet içerisindeki siyaseten yaptığı işbirlikleri de yeni yönetimde sorgulanır endişeli dostlar... Sorgulanır ve yargılanır... Erdoğan gidince huzur gelir... Devletin bekası için de huzur gereklidir, Türk devleti Atatürkçü kodlarına dönecektir. Böyle umuyor ve öngörüyorum endişe ile bakan dostlar. Daha devletçi, aynı zamanda, daha da sosyal demokrat bir Kılıçdaroğlu var karşımızda. Yeni dönemde de böyle olacağı öngörüm kendi adıma çok net... Huzura adım adım, saat saat... Türk devleti geri geliyor... Loading, 15 Mayıs yükleniyor... Barış Biner sosyal medya